10 Temmuz 2016 Pazar

Big Bang : Taklitlerinden sakınınız !


Evren Big Bang ile oluştu.
Bunu artık ateistler ve materyalistler dahi inkar edemiyorlar. Zamanında bu teoriyi “saçmalık” diye niteleyenlerin dahi reddedemedikleri bir gerçek dolanıyor etrafımızda.
Peki bu patlama neden bu kadar önemli ?
Evrenin patlamayla oluşması demek yüzyıllardır savunulan “Tanrı yoktur, evren ezeli ve ebedidir” denilip evrenin Tanrı olduğu görüşünü çökertir de o yüzden bu kadar önemlidir.
Evrenin “sonradan oluşması” demek evreni oluşturanın varlığına işaret eder de o yüzden bu kadar önemlidir.
Teoriyle ilgili elimizdeki bulgular ise tesadüfe yer olmayacak kadar mükemmel.
Paul Davies’e göre bu patlama, 1/10 üssü 60 oranında farklı şekilde cereyan etmiş olsaydı evren oluşamadan yok olacaktı.
Stephen Hawking’e göre de patlamadan 1 saniye sonra patlamanın yoğunluğu çok küçük bir sapma dahi gösterse evren sonraki 10 yıl içinde büsbütün çökecekti.
Rakamları somutlaştırmak için söylüyorum. 20 milyar ışık yılı uzaklıktaki bir hedefe attığımız kurşunun hedefi bulma olasılığı da bu oranlarla eştir.
Tüm bunlar, evrenin sonradan ortaya çıktığını, ezeli ve ebedi olmadığını gösteriyor. Her oluşan şey ise yok olmaya mahkumdur. Evrenin de sonu gelecek. Nitekim yıldızların belli bir ömürleri olduğunu hepimiz biliyoruz. Yıldızlar da doğar ve ölürler. Yeni yıldızlar için gerekli gazlar ise gittikçe azalmaktadır. Bu ham madde tükendiğinde ise evren sürekli bir karanlığa gömülecek ve kainat yok olacaktır. Kurandaki kıyamet senaryolarını okuyan bir insan da, konuyla ilgili çöküş senaryolarının Kuran’ın kıyamet senaryolarıyla muhteşem bir benzerlik içinde olduğunu görecektir..
Özetle, evrenin oluşması bir oluşturucuyu göstermektedir. Yukardaki bulgular da bu oluşturucunun mükemmel olduğunu ve asla tesadüfle açıklanamayacağını anlatıyor bize.
Nitekim 1992 yılında teoriyi destekleyen yeni kanıtlar bulan astronom George Smoot, şaşkınlığını şu sözlerle dile getirmiştir:
“Eğer dindarsanız bu Tanrının yüzüne bakmak gibi bir şey.”
NASA fizikçisi Robert Jastrow ise bilim adamlarının cehalet dağını aştığı, en yüksek tepeye tırmandığı ancak en üstteki kayaya çıkınca orada binlerce yıldır oturan ilahiyatçılarla karşılaştığı yorumunu yapmıştı..
Bir Yaratıcı var, ve bu bizlerin savunduğu bir Yaratıcı.. Bize daha önce olmadığı kadar da yakın..
İnkarcılar ise yalnızca yalan söylüyorlar..

Müslüm Zunluoğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder